Kıskançlık Güven ve Fedakarlık
Sevgiden sonra, eşler arası iletişimi etkileyen en önemli duygular kıskançlık, güven ve fedakârlıktır. Bu duyguları iyi bilmek ve yönetmek, eşler arası iletişimin sağlıklı yürümesi için önemlidir.
Negatif bir duygu olan kıskançlığı yaşamak utandırıcıdır. Bu yüzden çok kıskanç kişiler, kıskanç olduklarını kabul etmek istemez ve bu duygularını karşı tarafa direkt olarak söyleyemezler. Kıskanç kişi, devamlı eşini sorgular. Onun kendisini sevip sevmediğini test eder; örneğin eşinin doğum günü, evlilik yıldönümü gibi özel günleri hatırlayıp hatırlamadığını denetler.
Kıskançlığı Tetikleyen Faktörler
Eşlerden birinin diğerine az ilgi göstermesi, kıskançlığı tetikler. Evliliğin ilk yıllarında eşlerin birbirlerine duyduğu ilgi, genellikle sonraki yıllarda azalır. Çünkü erkek kendini işe, kadın ise çocuklarına verir. Erkeğin ilgisi azalmaya başladığında kadın artık sevilmediğini ve eşinin hayatında biri olduğunu düşünmeye başlar.
Eşiyle arasında açık iletişim yoksa kadın, beyninde çeşitli senaryolar yazar ve kendisi de yavaş yavaş bunlara inanır. “Beni eskisi gibi sevmiyor, acaba hayatında başka biri mi var?” gibi düşünceler kadının psikolojisine hâkim olur. Sonuçta kadında eşine karşı güven duygusu zayıflar ve kıskançlık başlar.
Böyle durumlarda eşteki ilgi azalmasını güven problemi haline getirmek yanlıştır. Bunun yerine “Eşim benimle eskisi kadar ilgilenmiyor, ilgisinin artması için ne yapmalıyım?” diye düşünerek çözüm yolları aranmalıdır. Karşı tarafın ilgisi yoğunlaştığı zaman sevgi de buna bağlı olarak artmaya başlayacaktır.